Thursday, October 24, 2013

ballı simit


1 su bardağı ılık süt
1 çay kaşığı kuru maya
2 yemek kaşığı bal
4 su bardağı un
2 yumurta (birinin sarısı üzeri için ayrılacak)
4 yemek kaşığı (100gr) tereyağ
2 yemek kaşığı zeytinyağ
1 tatlı kaşığı tuz
susam ya da çörek otu

hamuru yoğuracağımız kabın içinde ılık süt, maya, bal ve 1 su bardağı unu karıştırıp, üzerini örtüp, ılık bir yerde 1 saat kadar mayalanmaya bırakıyoruz.

üzerine 3 su bardağı un, birinin sarısı hariç yumurtalar, tereyağ, zeytinyağ ve tuzu katıp yoğurarak orta yumuşaklıkta, ele yapışmayan bir hamur elde ediyoruz.

yumurta büyüklüğünde paçalar kopartıp bunları mutfak tezgahı ya da masa üzerinde iki elimizle yuvarlayarak yılan gibi uzatıyoruz. sonra iki ucunu kıvırıp birbirine yapıştırarak simit şeklini veriyoruz. hamuru çok yuvarlarsak ince ve geniş simitler, az yuvarlarsak daha tombul ve küçük simitler oluyor.

yağladığımız ya da yağlı kağıt serdiğimiz fırın tepsisine bütün simitleri dizip üzerlerine ayırdığımız yumurta sarısını sürüyoruz. sonra da çörek otu ya da susam serpiyoruz. ben her ikisinden de serptim. simitler yarım saat tepside dinleniyor.

200 derece ısınmış fırında simitler 10 dakika piştikten sonra dereceyi 180'e düşürp 10-15 dakika daha pişiriyoruz. simitler kızarınca fırını kapatıp simitleri de dışarı çıkartıyoruz. yeni pişmiş, taze taze yemek gibisi yok..

Wednesday, October 16, 2013

yeşil mercimekli poğaça




mercimekli harç
1 su bardağı yeşil mercimek
1/2 çay bardağı zeytinyağ
2 orta boy soğan
tuz, karabiber, kimyon

hamuru
3-4 su bardağı un
2 yumurta (birinin akı sarısı ayrılacak)
1 su bardağı yoğurt
1 çay bardağı zeytinyağ
3 yemek kaşığı tereyağ (oda sıcaklığında)
1 çay kaşığı karbonat
1 tatlı kaşığı tuz
üzeri için çörekotu

önce mercimeği üzerine 3-4 parmak çıkacak kadar su ile kısık ateşte haşlıyoruz. yumuşayan mercimeğin suyunu süzüp bir kenarda bekletiyoruz.

soğanları küp küp doğrayıp zeytinyağında kısık ateşte şeffaflaşıncaya kadar kavuruyoruz. soğana, haşlanmış mercimeklerle, tuz, karabiber ve kimyon da ekliyoruz. bunları ne kadar koyduğunuz size kalmış ama bol kimyon bu harca çok yakışıyor. bunları 3-5 dakika daha pişirip bir kenarda soğumaya bırakıyoruz.

hamur için unu derin bir kaba koyup ortasına açtığımız çukura yumurtalardan birinin sarısı hariç tüm malzemeleri koyup yoğurmaya başlıyoruz. başlangıç için 3 bardak un koyup kıvamına göre eklemekte fayda var. ben 3 bardak unun üzerine 3-4 kaşık daha ekledim. yumuşak, ele yapışmayan bir hamur oluyor. çok kuru ve katı olmayacak ama dediğim gibi, ele de yapışmayacak.

tarifte tam buğday unu kullanmışlardı. bense 2 bardak beyaz un ve 1 bardak da çavdar unu koydum. dilediğiniz gibi çeşitli unlarla yapabilirsiniz yani.

hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar alıp, elimizde yuvarlayıp sonra düz bir tabağın üzerinde kahve tabağı büyüklüğünde açıyoruz. üzerine mercimekli harçtan bir çorba kaşığı koyup hamurun yarısını diğer yarının üzerine kapatıp kenarlarını bastırarak yapıştırıyoruz. poğaçaları yağladığımız ya da yağlı kağıt döşediğimiz fırın tepsisine diziyoruz.

tüm poğaçalar hazır olduktan sonra ayırdığımız yumurta sarısını üzerlerine sürüp çörekotu serpiştiriyoruz. 180 derece fırında yaklaşık 20 dakika pişiyorlar. üzerleri kızarınca fırından çıkartıyoruz.

bu güzel tarif vasıtasıyla bir kez daha hatırlatmak isterim ki şu harika kitap her eve, her mutfağa lazım. kitabı hazırlayan güzel insanların çok sevdiğim yakınlarım olduğunu da belirtmeden geçemiycem sayın izleyici..

http://www.hepsiburada.com/liste/beyaz-unsuz-sekersiz-hamur-isleri/productDetails.aspx?productId=khayy2&categoryId=9992


Tuesday, October 8, 2013

kanelbulle

isveç'e özel bu çöreği daha önce yapmış ve tarifini de buraya koymuştum. geçen hafta cuma günü kanelbulles dag, yani kanelbulle günü olduğunu gördüm takvimde. kanelbulle her yerde o kadar çok bulunuyor ki, insanın evde yapası gelmiyor ama ben günü vesilesiyle yaptım. bu sefer görsel olarak çok güzel oldular. tarif burda olduğu halde resimleri yine koymak istedim.

daha önce çörekler çok büyük olmuştu çünkü hamuru tek parça olarak açmıştım. bu sefer aynı ölçülerle, aynı hamuru ikiye bölüp iki seferde açtım. böylece çörekler daha makul boyutlarda oldular.

grattis för kanelbulles dag! :)