Thursday, December 20, 2012

pırasalı bulgur pilavı


1 su bardağı pilavlık bulgur
1/2 kg pırasa
1 soğan
1 havuç
1 tatlı kaşığı biber salçası
1 tatlı kaşığı domates salçası
2.5 su bardağı sıcak su
zeytinyağ
tuz, karabiber, kırmızı pul biber

pırasaları 1 cm kalınlığında halka halka ve havucu da kare kare doğruyoruz. 3 kaşık zeytinyağ ile tavada kavuruyoruz. tuz, karabiber ve pul biberi de ekleyip sebzeler iyice yumuşayıncaya kadar pişiriyoruz.

başka bir tencerede yemeklik doğranmış soğanı 4 yemek kaşığı zeytinyağ ile kavuruyoruz. soğanlar pembeleşince bulguru ekliyoruz. orta ateşte 2-3 dakika kavuruyoruz. salçaları ekleyip karıştırıyoruz. sıcak suyu ilave edip bulgurlar yumuşayıncaya kadar pişiriyoruz. altını kapatıp pişmiş pırasayı da ekleyip karştırıyoruz. sıcak sıcak servis yapıyoruz.


Tuesday, December 18, 2012

tepsi köftesi


1/2 kg kıyma
1 soğan
1 patates
1 avuç maydanoz
1 kahve fincanı zeytinyağ
1 yemek kaşığı salça
1 yumurta
tuz, karabiber

soğan ve maydanozu ince ince doğruyor ve patatesi de rendeliyoruz. tüm malzemeyi yoğurup tepsiye yayıyoruz. 180 derece fırında pişiyor. bir süre sonra köfte sulanıyor gibi ve kenarlardan ayrılıyor. o esnada fırından çıkartıp dilimliyoruz ve o şekilde pişmeye devam ediyor.

Wednesday, December 12, 2012

pekmezli irmik helvası



3 su bardağı irmik
1 kaşık tereyağ
1 çay bardağı zeytinyağ
2 su bardağı su
1 su bardağı şeker
1 çay bardağı pekmez


tereyağ ve zeytinyağ tavada kızınca kısık ateşte irmiği kavuruyoruz. irmikler renk değiştirip tane tane hale geliyor. soğuk suyu da ekleyip irmikleri pişirmeye devam ediyoruz. irmikler suyu çekince şeker ve pekmezi ekliyoruz. kaşığa yapışmayana kadar kavurmaya devam ediyoruz. tavanın üzerini havlu ya da benzer birşeyle kapatıp demlenmesini bekliyoruz.

daha az şeker ve daha çok pekmezle de mümkün. damak tadınıza kalmış.

Monday, December 3, 2012

hünkar beğendi



tas kebap için:
250 gr kuşbaşı et
1 soğan
1 tatlı kaşığı domates salçası
2 domates
1 çay bardağı su
1/2 çay kaşığı tarçın
karabiber

beğendi için:
2 patlıcan
2 yemek kaşığı un
1 su bardağı süt
1 su bardağı kaşar rendesi
2 yemek kaşığı tereyağ
tuz

öncelikle patlıcanları közlüyoruz. sağını solunu bıçakla bir iki çizip fırına koydum. onlar pişerken de eti hazırladım.

kuşbaşı et, küp doğranmış soğan ve salçayı kavuruyoruz. domateslerin kabuklarını soyup rendeliyoruz. domates, tarçın, karabiber ve sıcak suyu ekliyoruz. suyunu çekince ocaktan alıyoruz.

patlıcanların kabuklarını soyup çatalla ezerek püre haline getiriyoruz. un ve tereyağı bir tavada kavuruyoruz. patlıcan püresini ve tuzu ilave ediyoruz. sütü de ekleyip hızlı hızlı karıştırıyoruz. çok katı olursa biraz daha süt de ekleyebiliriz. patlıcanlar sütü çekince de ocağı kapatıp kaşar rendesini ekliyoruz.

tabağın altına beğendi, üstüne de tas kebabı koyarak sıcak sıcak servis yapıyoruz.

aslında çok zor bir yemek değil. ayrı iki şey yapmak insanı oyalıyor biraz ama kesinlikle değer.

Monday, November 19, 2012

track of time

hope
is a pearl that I share
I share it with you
it's a pearl that I share
I share it with you
all the time
I share it with you
all the time
so I lose my track of time..

Tuesday, October 2, 2012

palamut buğulama


palamut'un marmara denizi'ne has bir balık olduğunu biliyor muydunuz?

şimdi tam mevsimi. bütün balıkçılar palamut dolu. balıklar hem çok taze hem de çok ucuz. yapılışı da süper basit. balıklar fırındayken hazırlayacağınız salata ile harika bir akşam yemeği hazırlamak mümkün.

1 palamut
1 orta boy domates
1 soğan
1/2 limon
tuz, zeytinyağ

palamutu balıkçıda temizletirken dilim dilim kestiriyoruz. orta boy bir palamut iki kişiye fazlasıyla yetiyor. balıkları yıkayıp fırın kabımıza diziyoruz. sonra üzerlerine yarıya kesip halka halka doğradığımız soğan ve domatesleri yerleştiriyoruz. limonu da incecik küçük dilimler halinde kesip sağa sola serpiştiriyoruz. en son da biraz tuz ve şöyle bir zeytinyağ gezdiriyoruz. 180 derecede 40 dakika kadar pişiyor. balıklar önce sulanıp sonra suyunu çekiyor. balıklar, soğan, domates, hepsi biribirinden lezzetli oluyor.

Thursday, September 27, 2012

zeytinyağlı semizotu



1-2 demet semizotu
1 büyük soğan
2 domates
1/2 kaşık salça
2-3 diş sarımsak
tuz, şeker
zeytinyağ

bütün sebzeleri doğrayıp çiğ olarak tencereye koyuyoruz. tuz, 1 kesmeşeker, salça, zeytinyağı da koyup üzerinde çok az su gezdiriyoruz. az sulu olarak semizotu kendi suyunda pişiyor. kıymalı ya da pirinçli olmadığı için semizotunun ekşisi çıkıyor. sanki limon koymuşuz gibi. inanılmaz lezzetli bir yemek.

Tuesday, September 25, 2012

kabak çorbası



3 adet kabak
2 çorba kaşığı un
2 su bardağı yoğurt
1 yumurta
tereyağ, zeytinyağ
tuz

kabakları soyup rendeliyoruz. tencerede 1 dolu çorba kaşığı tereyağ eritip kabakları koyuyoruz. üzerine 2 kaşık unu serpiştirip şöyle bir çeviriyoruz kabakları. daha sonra koyu kıvamlı çorba olacak şekilde sıcak su ekleyip kabakları pişiriyoruz. pişmeye yakın bir kapta yoğurt ve yumurtayı çırpıyoruz. çorbadan kaşık kaşık bu kaba alıp ılık hale gelince tencereye boşaltıp çorbanın terbiyesini yapıyoruz. devamlı karıştırarak 1-2 taşım kaynatıyoruz. bu aşamalarda tuz ve zeytinyağ da ekliyoruz.

çok lezzetli ve besleyici bir çorba oluyor.

Monday, September 24, 2012

patates çorbası


2 büyük patates
1 kerevizin sapları, yaprakları
1 soğan
tereyağ, zeytinyağ
tuz, karabiber

kereviz salatası yapmak için kereviz almıştım. sapları ve yapraklarıyla da bu çorbayı yaptım.

patatesleri ve soğanı soyup rendenin kalın tarafıyla rendeliyoruz. 1 kerevizin sap ve yapraklarını da doğrayıp hepsini tencereye koyuyoruz. koyu bir çorba olacak kıvamda su ekliyoruz ve bu şekilde pişiriyoruz sebzeleri. sonra 1 kaşık kadar tereyağ, aynı miktar zeytinyağ, tuz ve kararbiber de koyuyoruz. patatesler ve kerevizler piştiğinde çorbamız da pişmiş oluyor. kerevizin sapları çok hoş bir koku ve lezzet veriyor. çok basit ve güzel bir çorba.

Sunday, September 9, 2012

yaz bitti

bu akşam istanbul'da hava serin. dışarda tişörtle hafif ürperdim. sanırım yaz bitti. geriye bu güzel şarkı kaldı.

Wednesday, June 20, 2012

one day

goodbye to the northern lights..

goodbye to the cold north winds..

Monday, June 18, 2012

çabuk ekmek


öyle demişler adına; pain rapide ya da quick bread. ekmek makinası ekmeği 3-4 saatte yaptığ için 1.5 saatlik bir süre çabuk olmuş oluyor.

tarif beyaz unlaydı ama evde beyaz un kalmadığı için tam buğday unuyla yaptım. çok güzel oldu.

400ml su
2 çorba kaşığı zeytinyağ
2 çay kaşığı tuz
1.5 çorba kaşığı şeker
640gr un
4 çay kaşığı instant kuru maya

yukardaki sırayla malzemeleri makinanın hazinesine koyuyoruz. 5 numaralı hızlı ekmek menüsünde 1 saat 20 dakikada oluyor ekmek.

Saturday, June 16, 2012

mantarlı risotto


daha önceki risotto tarifi zeytinyağlı idi. bu da tereyağlı.

1 büyük bardak arborio pirinç
1 soğan
2-3 diş sarımsak
mantar
1 kadeh beyaz ya da kırmızı şarap
fesleğen
tereyağ
rendelenmiş parmesan peyniri
tavuk suyu ya da 2 adet tavuk bulyon
tuz, karabiber

yemeklik doğranmış soğan ve sarımsağı tereyağda kavuruyoruz. pirinci de ilave edip karıştırarak 5 dakika daha kavuruyoruz. ince ince doğadığımız mantarı ve şarabı ekleyip karıştırmaya devam ediyoruz. mantar için miktar vermedim. ne kadar mantarlı olmasını isterseniz o kadar koyabilirsiniz. ve tariflerde hep beyaz diyor ama ben kırmızı şarap varsa onu da kullanıyorum.

sonra sıcak tavuk suyundan kepçe kepçe ekleyerek pirinçler yumuşuyuncaya kadar karıştırarak yemeği pişiriyoruz. tavuk suyu yoksa aynı şekilde yavaş yavaş sıcak su ekliyoruz. ilk su koyuşumuzda da tavuk bulyonları ekliyoruz. bu arada tuz ve karabiberi de ilave ediyoruz. bulyon kullanıyorsak tuza dikkat.

risotto bizim alışık olduğumuz tane tane pirinç pilavının anti-tezi gibi bişey. bunda amaç pirincin nişastasını salıp yapış yapış olmasını sağlamak. pirinçler yumuşayıp risotto pişince ince doğradığımız 2-3 dal fesleğeni de ekleyip karıştırıyoruz. taze fesleğen yoksa benim gibi kuru fesleğen de kullanabilirsiniz. en son servis yaparken de tabakta üzerine peynir rendesi serpiştiriyoruz.

parmesan yoksa kaşar peynir de koyabiliriz. bu da hayatın bir gerçeği sayın izleyiciler..



Thursday, June 7, 2012

kabak kızartma


kızartma sağlıklı değil. biliyorum. ama içki yok, sigara yok, kumar yok, o yok, bu yok. 40 yılda 1 kabak kızartması da mı olmasın yani?

kabuklarını soymadım ben ama annem genelde kazıyarak hafif soyar. kabakları para para doğruyoruz. sonra tek tek tavaya dizerek kızartıyoruz. öyle patates kızartmaya benzemiyor bu iş. biraz daha zahmetli. sonra bol domates ve sarımsak doğrayıp gene zeytinyağ ile domates sos yapıyoruz. bu sosa pişerken tuz da koyabiliriz.

sonra sosumuzu sıcak sıcak kabakların üzerine döküyoruz. çok lezzetli birşey oluyor. benden hatırlatması..

Wednesday, June 6, 2012

sütlü ekmek


nam-ı diğer pain au lait ya da sweet roll. harika bir ekmek. beyaz, yumuşacık..

280ml süt
60gr tereyağ
1.5 çay kaşığı tuz
2.5 çorba kaşığı şeker
495gr un
2 çay kaşığı kuru maya

makinanın haznesine pervaneleri takıp malzemeleri yukardaki sırayla koyuyoruz. kaşık ölçüleri makinanın kendi kaşığıyla koyuyorum.

tefal'de 1 numaralı (basic white) program. 750 gr için, kabuğu en az kızarmış seçtim. program 3 saat 15 dakika sürüyor.

bu ekmeği gündelik kullanım için fransız ekmeğinden daha çok beğendim. bundan sonra bunu yapıcam sanırım.

Tuesday, June 5, 2012

lokma


ballı lokma tatlısı, aman hadi hayırlısı..

şerbet:
2 su bardağı şeker
1.5 su bardağı su
1 dilim limon
hamur:
1.5 su bardağı un
1 çorba kaşığı şeker
1 fiske tuz
2 tatlı kaşığı kuru maya

önce şerbeti kaynatıyoruz. soğumaya bırakıyoruz. soğuk şerbete sıcak lokmaları atacağız çünkü.

yukardaki hamur malzemelerine yavaş yavaş su koyarak yumuşak bir hamur yapıyoruz. hamuru üzeri bezle kapalı yaklaşık 1 saat bekletiyoruz. mayalanan hamur kabarıp büyüyor. sonra elimizi yağlayarak minik toplar yapıp gene yağlı bir zemine diziyoruz bunları. sıcak yağa atarak kızartıyoruz. yalnız çok hızlı kızarıyor lokmalar. bir kişi atarken bir kişi de toplasa ancak yetişiliyor.

yağdan aldığımız sıcak lokmaları soğuk şerbete atıp biraz bekletip servis yapıyoruz.



Friday, May 18, 2012

tarçınlı çörek (kanelbullar)



isveç'te kanelbulle olmazsa olmaz bir çörek. her kafede, hatta marketlerde poşet içinde satılıyor. dondurulmuşları var. alıp buzluğunuza koyuyorsunuz. acil bir kanellbulle ihtiyacı doğarsa mikroda hop diye hazır oluyor. herhangi bir kafede 3 çeşit tatlı varsa 1'i mutlaka kanellbulle. ben de tarçını oldum olası çok sevmem. ancak durum böyle olunca tarçınlı çörek ile olan ilişkimi geliştirdim. 2 yılın sonunda işte ilk kanelbulle denemem..

hamur için:
1 1/4 cup süt
3/4 cup eritilmiş tereyağ
1/2 cup tozşeker
1/2 çay kaşığı tuz
4 1/2 cup un
2.5 çay kaşığı instant kuru maya



malzemeleri yukardaki sırayla makinanın haznesine koyup hamur programını çalıştırıyoruz. 1 saat 25 dakika süren program sona erince hamuru mutfak tezgahı ya da yemek masası üzerine alıyoruz. masayı hafif unlayıp hamuru merdane ile 1/2 cm kalınlığında dikdörtgen şeklinde açıyoruz. 3-4 çorba kaşığı toz şeker ile 1-2 tatlı kaşığı tarçını karıştırıp hamurun üzerine serpiyoruz. dikdörtgenin uzun kenarından hamuru rulo yapıyoruz. sonra da ruloyu 3-4 cm eninde kesiyoruz. bunları fırın tepsisine dizip üzerini kapatıp 45 dakika kadar bekliyoruz. çörekler biraz daha şişip birbirine yaklaşıyor.

son olarak 1 adet yumurtayı 2 çorba kaşığı su ile çırpıp çöreklerin üzerine sürüyoruz. üstlerine de pearl sugar serpiştiriyoruz. böyle bir şeker türkiye'de var mı ya da varsa adı ne bilmiyorum. buraya gelişimle külkedisi hayatıma ve mutfağa attığım adımla önümde yepyeni bir dünya açıldı diyebilirim :)




Tuesday, May 15, 2012

ekmek makinası ile pizza


ekmek makinası denemelerim devam ediyor. makina hamuru yaptı. ben de üzerine malzemeleri koyup fırına verdim. çok da güzel oldu. elini hamura bulamadan hamur işi yapmak çok zevkli..

hamur malzemeleri:
400ml su
2.5 çorba kaşığı zeytinyağ
2.5 çay kaşığı tuz
800gr un
2.5 çay kaşığı kuru instant maya

malzemeleri ekmek makinası haznesine yukardaki sırayla koyup hamur programını seçiyoruz. makina hamuru yoğuruyor, bekletip mayalandırıyor. 1 saat 25 dakika sonra makinadan pofuduk harika bir hamur çıkıyor.

pizzayı yapacağım tepsi  büyüklüğünde yapışmaz yağlı kağıdı kesip mutfak masasında hamuru üzerine aldım. sonra merdane ile hamuru tepsi büyüklüğünde açtım. daha sonra hamuru kağıtla birlikte tepsiye koydum. 3-5 çorba kaşığı salçayı 2-3 çorba kaşığı kadar zeytinyağ ve 1-2 tatlı kaşığı kekikle karıştırıp hamurun üzerine ince bir tabaka olarak sürüyoruz. sonra da pizzayı neli yapmak istiyorsak malzemeleri koyuyoruz. ben resimdeki pizzaya sosis, yeşil ve kırmızı biber, mısır koydum. en son da üzerine kaşar rendesi serptim.

200 derece fırında yarım saatte pişti galiba. malzemelerin durumundan ve tabii harika pizza kokusundan piştiği anlaşılıyor.



Wednesday, May 9, 2012

brioche



ekmek ötesi bir güzellik bu. haftasonu sabah kahvaltılarına çok yakışıyor. sıcacık, fırından yeni çıkmış poğaça gibi, börek gibi, çörek gibi bişey. yumurtalı, tereyağlı, sütlü, mis gibi mis..

tarifi ise şöyle:

60ml süt
3 yumurta
140 gr tereyağ
1.5 çay kaşığı tuz
50 gr toz şeker
430 gr un
2.5 çay kaşığı kuru instant maya

malzemeleri yukardaki sırayla koyuyoruz. tereyağı eritmeye gerek yok ama tek parça değil de bıçakla 3-5 parçaya ayırıp koyabiliriz.

makinada 4 numaralı menü, ekmek büyüklüğü bu malzemelerle 750gr. kızarıklığı gene en az seçiyorum ama size kalmış. 4 numaralı program da tatlı ekmek menüsü ve uzunluğu 3 saat 45 dakika. başka makinalarda program numarası farklı olabilir tabii.

ekmek makinası olup da denememiş olanlara tavsiye ederim..



Saturday, May 5, 2012

beyaz ekmek (french bread)





buraya gelir gelmez merak sardığım konulardan biri de evde ekmek yapımı idi. epey bi zaman ekmek makinalarını araştırdıktan sonra tefal'in 10 parmağında 10 marifet makinasını aldım.

fakat ilk denemelerim çok kötü oldu. ekmekler kabarmadı, kötü koktu, ucundan tadına bakıp çöpe attık. başarısızlık bir yana koca koca ekmekleri çöpe atmak zorunda kalmak çok moralimi bozdu. makina 1 yıldan fazla mutfağın koca bir köşesini işgal etti durdu. geçenlerde gene kafama takıldı bu ekmek meselesi. internette biraz bakındım. tarifleri karşılaştırdım. insanların yazdığı yorumları okudum ve yeniden ekmek işine kalkıştım. ne hikmetse bu sefer oldu. ve işte tarifler..

beyaz ekmekle başlıyoruz..

1 1/4 cup su
1 1/4 çay kaşığı tuz
1 çorba kaşığı toz şeker
3 2/3 cup un
1 1/2 çay kaşığı kuru instant maya

makinanın haznesine pervaneleri takıp malzemeleri yukardaki sırayla koyuyoruz. bu sıra bu işin önemli bir püf noktası. önce sıvılar, sonra kurular ve en son maya koyuluyor. sıvıların üzerine unu döktükten sonra kaşıkla tüm yüzeye yayıyorum önce. sonra üzerine mayayı döküyorum. böylece maya hemen ıslanmıyor. bir iki yerde bunun önemli olduğunu okudum. belki de ilk seferlerde buna dikkat etmediğim için ekmekler olmadı diye düşünüyorum.

pekçok tarifte gr ölçü birimi olarak kullanılıyor. bu yüzden bir mutfak tartısı almak lazım. malzemelerin tam ölçüyle koyulması da çok önemli. bu tarifi cup ile vermişler. bunun için makinanın kendi ölçü bardağı vardı zaten. onu kullandım.

malzemeleri koyduktan sonra kapağını kapatıp uygun programları seçiyoruz. french bread için her makinada program var zaten. tefal'de 2 numaralı program. ekmeğin büyüklüğü 1 kg. kabuk kızarıklığını da en az olarak seçiyorum. son olarak başla düğmesine basıp başlatıyoruz.

inanılmaz ama gerçek. makina bu malzemeleri karıştırıp hamur yapıyor. daha sonra bekletip mayalandırıyor. sonra da pişiriyor. dışı çıtır, içi yumuşacık beyaz ekmek oluyor.

makinanın saati 00:00 olduğunda ekmek pişmiş oluyor. bipleyerek haber de veriyor. makinayı fişten çekip kapağını açıp ekmek haznesini dışarı çıkartıyoruz. plastik bir spatula ile yanlarını gevşetip ekmeği yerinden çıkartıyoruz. soğuduktan sonra da kurumaması için normalde ekmekleri nasıl muhafaza ediyorsak aynı şekilde bunu da kaldırıyoruz.

Sunday, February 19, 2012